...TÜRK-İSLAM OCAKLARI...


ANA MENÜ

Ana Sayfa
Forum Sayfamız
Bize Ulaşın
Ziyaretçi Defteri
Resim Galerisi
Dosyalar
Serbest Kürsü
Sitemize Eleştiriler

İSLAMİYET

Hz Muhammed (sav)
Kur'an-ı Kerim
Esmaül Hüsna
40 Hadis
Dualar
Veda Hutbesi
Dört Halife Devri
Kandil Geceleri
Peygamberler Tarihi
Sahabeler
İslam İlmihali
Dini Sualler
Kutsal Emanetler
Dini Menkıbeler

TÜRK-İSLAM TARİHİ

M.K. Atatürk
Türk Adı ve Anlamı
Türkler ve İslam
İlk Türk Devletleri
Türk İslam Devletleri
Osmanlı Devleti
Çanakkale Özel
Milli Mücadele
Cumhuriyet Dönemi
Türk Dünyası
Türk Destanları
Tarihten Kesitler
Kültür ve Medeniyet
Türk Büyükleri

ZULME DUR DE...


TÜRK-İSLAM OCAKLARI

Nasreddin Hoca Fikralari

TÜRK-İSLAM OCAKLARI


NASREDDİN HOCA FIKRALAR


- Akıntının Tersine

Komşularından biri Hoca'nın yanına gelmiş. "Başın sağ olsun Efendi" demiş. "Kaynanan ırmak kıyısında çamaşır yıkarken ayağı kayıp düştü" Hoca ırmak kıyısına varmış, oradan suyun geldiği yöne doğru ilerlemeye başlamış. Komşuları: "Su öbür yana akıyor Hocam" demişler, "aşağıda aramak gerekmez mi?" Hoca başını sallamış: "Kaynanamın ne aksi kadın olduğunu siz bilmezsiniz. Onun her işi terstir. Burada da akıntının tersine gitmiştir!"

- Bilmeyenler Bilenlerden Öğrensin

Hoca, vaaz vermek için kürsüye çıkıp: "Ey cemaat, bugün size ne söyleyeceğimi biliyor musunuz?" demiş. "bilmiyoruz" demişler. "Siz bilmeyince ben size ne söyleyebilirim" deyip kürsüden inmiş, yürüyüp gitmiş...

Ertesi hafta yine kürsüye çıkıp da aynı soruyu sorunca, bu kez cemaat: "biliyoruz" cevabını vermiş. "Madem ki biliyorsunuz, öyleyse benim size birşey söylememe gerek yok!" demiş. Yine çekip gitmiş. Bunun üzerine camidekiler karar vermişler: "Bir daha sorarsa, kimisi "biliyoruz" diyecek, kimisi "bilmiyoruz"..."

Çok geçmeden Hoca yine kürsüye çıkmış: "Ey inanlar, bugün size ne söyleyeceğimi biliyor musunuz?" Kimisi "biliyoruz" demiş, kimisi "bilmiyoruz" cevabını vermiş. "Öyleyse" demiş Hoca, "bilmeyenleriniz bilenlerinizden öğrensin"

- Doğurduğuna İnanıyorsun da...

Hoca, komşusunun kazanını ödünç almış. Birkaç gün sonra, kazanla birlikte bir de tencere götürmüş. Komşusu: "Bu ne?" demiş. Hoca "senin kazan doğurdu" demiş. Adam sevinmiş, sağol deyip tencereyi de almış. Bir süre sonra kazanı yine istemiş Hoca. Ama bir türlü geri götürmemiş. Sonunda komşusu, kapısını çalıp: "Bizim kazanı almaya geldim Hoca, kullanacağız da" Hoca: "Senin kazan öldü. Başın sağolsun" demiş. Komşusu: "Amma yaptın ha! Kazan ölür mü hiç?" Hoca çıkışmış: "Bre adam, doğurduğuna inandın da, öldüğüne neden inanmıyorsun?"

- Eşeğe Neden Ters Binmiş?

Bir gün Hoca, eşeğine binerek , arkasına takılan bir kısım insanlarla birlikte, camiden eve dönerken birdenbire durur, hayvandan iner ve yüzü insanlara dönük olarak eşeğe ters biner, yani semere ters oturur. Bunu görenler yaptığı hareketin nedenini sorarlar. Hoca şöyle der:

"Düşündüm taşındım, eşeğime böyle binmeye karar verdim çünkü saygısızlığı hiç sevmem. Siz önüme düşseniz, arkanızı bana dönmüş olacaksınız; usulsüzlük saygısızlık olur. Ben önde gitsem, size arkamı çevirmiş olacağım ki bu da doğru değildir. Böyle ters bindiğim zaman ise hem ben önünüzden giderim, siz de ardımdan gelmiş olursunuz; hem de karşı karşıya bulunuruz!"

- Eşeğin Sözüne İnanıyorsun...

Bir sabah komşularından biri Hoca'ya: "Efendi, değirmene gidip geleceğim. Bugün eşeğini bana verir misin?" Kestirip atmış: "Evde değil" Tam o sırada ahırdaki eşeğin anırtısı duyulmuş. Komşu: "İşte eşek ahırdaymış Hoca. Bir eşeği esirgedin benden" Hoca sesini yükseltmiş: "Yahu sen ne biçim adamsın? Ak sakalımla benim sözüme inanmıyorsun da eşeğin sözüne inanıyorsun!"

- İçerisi Karanlık Diye...

Hoca, evinin bodrumunda yüzüğünü yitirmiş. Orada biraz arayıp da bulamayınca kapısının önünde aramaya başlamış. Komşusu sormuş:

"Ne arıyorsun Efendi?"
"Yüzüğümü düşürdüm de..."
"Nerede yitirdin yüzüğü?"
"İçerde"
"Öyleyse ne diye burada arıyorsun?"
"İçerisi çok karanlık, görünmüyor. Onun için burada arıyorum"

- Ne Sana, Ne Buna...

İki komşu, birbirine bitişik evlerinin karşısındaki dükkanda oturuyorlarmış. Bir köpek gelmiş sokağa, iki evin arası hizasına pislemiş. Komşulardan biri, ötekine: "Senin evine yakın. Sen kaldır" demiş. Öteki: "Hayır, senin evine yakın" demiş. Tartışma alevlenmiş, mahkemeye kadar gitmişler... O sırada Nasreddin Hoca, Kadı'nın yanında oturuyormuş. Kadı, Hoca'yla eğlenmek için: "Efendi, bu davayı sen gör" demiş. Bunun üzerine Hoca adamlara dönmüş: "O sokak kamunun değil mi? Demek ki sokağın ortasına bırakılanda kimsenin malı olamaz. Öyleyse oradaki şey kaldırmak ne sana düşer, ne buna... Anlaşılıyor ki Kadı efendiye düşüyor!"

- Sana Ne?

Hoca çarşıda dolaşırken gevezenin biri: "Efendi, az önce nar gibi kızarmış bir tepsi baklava götürdüler" demiş. Hoca aldırışsız: "Bana ne..." demiş. "Ama" demiş geveze, "baklava tepsisini sizin eve götürdüler!" Hoca yine terslemiş adamı: "Sana ne?"

- Sen de Haklısın!

Kadılık yaptığı sırada Hoca'ya bir adam gelip başından geçen bir olayı anlatmış. Giderken sormuş: "haklı değil miyim Hocam?" Hoca: "haklısın" demiş. Biraz sonra başka biri gelmiş, aynı olayı kendince anlatmış. O da sormuş: "haklı değil miyim?" demiş. Hoca ona da "haklısın" demiş. İçerideki odadan konuşmaları dinleyen karısı, adam gittikten sonra: "Efendi, her biri kendine göre anlattı. Sen ikisini de dinledin, ikisine de "haklısın" dedin. Biri haklıysa öteki haksız olmaz mı?" Hoca azıcık düşündükten sonra: "Sen de haklısın Hatun" demiş.

- Tersi Bilinmezse

Nasreddin Hoca'ya: "Burnun ne tarafta?" demişler, ensesini göstermiş. "Tam tersini gösteriyorsun Hoca", demişler. "Bir şeyin tersi bilinmezse doğrusu anlaşılmaz!" demiş.

- Testi Kırıldıktan Sonra...

Hoca, oğlunu çeşmeye gönderiyormuş. Testiyi eline verdikten sonra yüzüne iki tokat vurmuş, ardından da: "Sakın testiyi kırma!" diye seslenmiş. Bu durumu görenler: "Ne yapıyorsun Hoca efendi" demişler, "çocuk testiyi kırmış değil ki... Hiç suçu olmayan çocuğu ne diye dövüyorsun?" Hoca da "Testi kırıldıktan sonra iş işten geçmiş olur" demiş.

- Üstünde Bulunsaydı...

Hoca eşeğini yitirmiş. Hem arar, hem "çok şükür" dermiş kendi kendine. "Neden şükrediyorsun Hoca" demişler. "Üstünde bulunmadığıma..." demiş. "Üstünde olsaydım ben de kaybolup gidecektim!"

- Ya Tutarsa?

Hoca bir gün biraz yoğurt mayası alıp Akşehir Gölü'ne gitmiş, mayayı göle bırakmış. Birisi bunu görüp sormuş: "Ne yapıyorsun Hoca" Hoca: "Göle maya çalıyorum" demiş. Adam şaşırıp kalmış: "Tutar mı?" Hoca: "Ben de biliyorum tutmayacağını. Ama ya tutarsa" demiş.

- Ye Kürküm Ye!

Hoca'yı bir ziyafete çağırmışlar. Eski cübbesini giyip gitmiş. Kimse kendisine aldırış etmemiş. O da hemen evine dönüp yeni cübbesini, kürkünü giymiş. İkinci gelişinde merdiven başında karşılayıp büyük saygı göstererek yukarı çıkarmış, baş köşeye oturtmuşlar. En iyi yemekleri ona ikram etmişler.

Hoca, her yemek gelişte, kürkünün yakasını kaseye ya da tabağa daldırıp: "Ye kürküm ye!" demeye başlamış. "Hocam, ne yapıyorsun" demişler. Hoca da "Mademki, saygı da ikram da kürkedir, yemeğe de o buyursun!"

- Yok Devenin Başı!

Hoca, karısının evde eğirdiği iplikleri pazara götürüp satarmış. İplikçiler yok pahasına alırlarmış hep. Sonunda Hoca dayanamamış: "Size bir oyun edeyim de görün" demiş kendi kendine.

Bir gün bulduğu bir deve başını evine götürmüş, iplikleri bunun üzerine sarmış. Kocaman yumağı gören iplikçi kuşkulanmış: "Bunun içinde başka bir şey olmasın?"

"Yok devenin başı" demiş Hoca. İplikçi inanmış, akçeleri verip yumağı satın almış. İçinden deve başı çıktığını görünce, ertesi gün Hoca'ya: "Hile yapıp yalan söylemeye utanmaz mısın?" demiş. Hoca diklenmiş: "Sorduğun zaman devenin başı demedim mi?"

HZ MUHAMMED (SAV)

Mekke Devri
Medine Devri
Veda Hutbesi
Güzel Ahlakı
Peygamberimizin Dilinden Dualar

KUR'AN-I KERİM

Kur'an Meal ve Tefsir
Elmalılı Kur'an Meali
Kur'an Dinle
Kuran Öğreniyorum

DÖRT HALİFE

Hz Ebu Bekir
Hz Ömer
Hz Osman
Hz Ali

TÜRK İSLAM ÜLKÜSÜ

Başbuğ Türkeş
Türk-İslam Ülküsü
Türk Milliyetçiliği
İslam ve Milliyetçilik
Kızılelma
Bozkurt Nedir?
Ülkücü Hareket
Ülkücü Yemini
Ülkücü Şehitler
Ülkücü Mektuplar
3 Mayıs 1944
Dokuzışık Doktrini
12 Eylül
İz Bırakanlar
Ülkücü Sanatçılar
Ülkücü Siteler

ALLAH (cc) İSİMLERİ


Her türlü görüş ve düşünceleriniz için bize turkislamocaklari@hotmail.com adresinden ulaşabilirsiniz



Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol